Haberler

TKB Jeotermal Risk Paylaşım Mekanizması için Ön Talep Çağrısı Yayınladı

World Bank - Turkey Geothermal Risk Sharing Mechanism Website (screenshot)
Eren Günüç 19 Nis 2018

Türkiye Kalkınma Bankası TKB ve Dünya Bankası'nın ortak çabası olan ve yeni kurulan Jeotermal Risk Paylaşım Mekanizması kapsamında jeotermal şirketlere ön talep çağrısı yapıldı.

Bu yılın başlarında ilan edilen Türkiye Kalkınma Bankası (TKB), Türkiye için yeni Jeotermal Risk Paylaşım Mekanizması’nda (RSM) ilk aşamayı başlattı.

Sizlere daha önce TKB’nin Jeotermal Risk Paylaşım Mekanizması RSM İhalesinin sonuçlandığını, AF-Consult İsviçre Limited (Konsorsiyum  Lideri İsviçre) + Verkis (İzlanda) + AFM (Turkiye) + ISOR Iceland GeoSurvey (İzlanda) ve alt yüklenici of BBA Legal (İzlanda) ile 5 Mart 2018 tarihinde kontrat imzalandığını duyurmuştuk.

Şimdi ise  TKB, Jeotermal Risk Paylaşım Mekanizması kapsamında jeotermal şirketlere ön talep çağrısında bulundu.

İzmir’de Haziran 2018 sonunda yapılacak olan bir günlük çalıştayla, RPM programı için istenilen başvuruların detayları sunulması ve akabinde 7 haftalık başvuru süresi başlatılması planlanmaktadır.

Risk Paylaşım Mekanizmasının Amacı

RPM, başarısız kuyularla karşılaşılması durumunda arama kuyularının sondaj maliyetlerini kısmi bir teminat karşılığı; özel sektörün Türkiye’deki jeotermal arama sondajlarına yatırımını artırmayı amaçlamaktadır. RPM’nin finansmanı, Temiz Teknoloji Fonu’ndan (TTF) Türkiye Hükümeti’ne koşullu bir hibe ile sağlanacak olup RPM tarafından arama sondaj projeleri için toplam 38 milyon ABD Doları’nın hazır bulundurulacağı düşünülmektedir. Uygulayıcı, Türkiye Kalkınma Bankası (TKB) bünyesindeki özel bir birim (RPM Birimi) olacaktır.

Hedef, araştırma sondaj projelerinin finansal riskini Risk paylaşımı ile azaltarak özel sektörün katılımını artırmaktır. Bu bağlamda, bir arama sondaj projesi, bir sahada güç üretiminin ve/veya doğrudan kullanım uygulamasının, gerçekleşebilirliğini doğrulamak için belirli bir jeotermal rezervuar içerisinde bir veya daha fazla kuyunun sondajının yapılması olarak tanımlanmıştır.

Yatırımcılar, RPM’ye katılmak için başvuruda bulunabilirler. Yatırımcının programa başarılı bir şekilde kaydedilmesinden sonra, belirlenen sondaj programı kapsamında başarısız olan kuyuların %40’ı (Aydın, Denizli ve Manisa’daki kuyular için) veya %60’ı (başka yerlerdeki kuyular için), 4 milyon USD’yi geçmemek kaydıyla RPM tarafından karşılanacaktır. Yatırımcı, RPM’ye tahmini kuyu masrafının %10’una tekabül eden başarı primini önceden ödeyecektir (veya banka garantisi verecektir). Tamamlanan bir kuyu, sondaj programı için özel olarak belirlenen başarı kriterlerini karşılar veya geçerse, başarı primi RPM tarafından elde tutulur, aksi takdirde Yatırımcı ’ya geri ödenir.

Standart bir RPM programı proje başına üç kuyunun sondaj maliyetini dikkate alacak olup, daha düşük karşılama oranıyla (%40’dan az olmamak kaydıyla) ve daha yüksek başarı primi ödemesiyle (%25) dördüncü ve beşinci kuyuya kadar genişletilebilir. RPM tarafından desteklenecek olan keşif kuyuları, destekleyici iş planının gerekliliklerini karşılamak için gerekli olan sondaj programı tarafından belirlendiği üzere, üretim boyutunda, orta boyutta veya küçük boyutta olabilirler. Gerçekçi başarı kriterleri, jeo-bilimsel bilgilere dayanmalı ve beraberindeki iş planına uygun olmalıdır. Başarı kriterleri, sondaj başlamadan önce sözleşme müzakereleri sırasında imtiyaz sahibi ile RPM arasında yapılacak müzakerelere tabi olacaktır.

Niyet Beyanı

Türkiye Kalkınma Bankası (TKB) bünyesindeki RPM Birimi, keşif amaçlı sondaj için RPM’ye katılacak potansiyel Yatırımcılardan basit bir niyet beyanı talep etmektedir. Niyet beyanı yalnızca şirketin adı ve irtibat kurulacak kişi ile söz konusu potansiyel bölgeyi ifade etmelidir.

Veri talepleriyle ilgili daha ayrıntılı açıklama uygulama atölyesinde yapılacaktır, ancak uygun Yatırımcılar genel olarak aşağıdaki yeterlilik kriterlerini yerine getirmelidir:

  1. Geçerli bir arama ruhsatına sahip olmak.
  2. Jeolojik, jeofiziksel ve jeokimyasal keşifler de dâhil olmak üzere yüzey araştırmalarını tamamlamış olmak.
  3. Hâli hazırda mevcutsa, kuyular hakkında bilgi sunmak.
  4. İlk Kavramsal Modeli (basit veya kapsamlı) inşa etmiş olmak.
  5. Sondaj hedeflerini ve kuyu tasarımını seçmiş olmak.
  6. Bir iş modeli oluşturmuş olmak.

Çevresel açıdan sürdürülebilir jeotermal kullanım, gelecekteki jeotermal gelişimin temel hedeflerinden biri olduğundan, başarılı projelerin CO2 emisyonunun, kabul edilebilir etki azaltma önlemleri önerilmediği sürece, 583 g/kWh’nin altında olması gerekmektedir.

Niyet beyanlarınızı RSM Müdürü Ruken Öztekin Hanım’a [email protected]  ve AF Consult yetkilisi Bay Wietze Lise’ye [email protected] gönderebilirsiniz.

Kaynak: RSM Türkiye Web Sitesi, ThinkGeoEnergy