Haberler

Jeotermal enerji, Avrupa şehirlerinin enerji ikilemini çözebilir

Polonya, Warsaw üzerinde duman - Fotoğraf Kasım 2015 (kaynak: flickr / Radek Kolakowski, creative commons)
Cannur Bozkurt 3 Ara 2020

EGEC, düşük işletme maliyetleri ve emisyonların azaltılmasında büyük etkisi olan jeotermal enerjinin, iklim değişikliği bağlamında şehirlerin karşılaştığı zorluklara çözüm sunduğunu belirtti.

Şehirler enerji talebine hakimdir. Avrupa nüfusunun yaklaşık % 74’ü şehirlerde yaşıyor ve kentsel alanlar karbon emisyonlarının % 60-80’ini oluşturuyor. [1] Şehirlerimizi fosil yakıtlardan kurtarmak ve bunları jeotermal ve diğer yenilenebilir kaynaklarla değiştirmek çok önemli.

Jeotermal bölgesel ısıtma ve soğutma (DHC), karbon emisyonlarını azaltırken bireysel konutlarda, ticari ve endüstriyel binalarda ve kamu tesislerinde her vatandaşa alan ısıtma ve / veya şartlandırılmış hava ile konfor sağlar. Aynı jeotermal kaynak, tüketicileri uçucu fosil yakıt fiyatlarına karşı korurken, ısıtma, soğutma, elektrik üretiminde ve yeraltında termal depolayarak da kullanılabilir.

Bu bağlamda Fransız ajans ADEME, fosil gaza kıyasla düşük maliyete sahip olan jeotermalin, Fransa’daki mevcut DHC ağlarına bağlanması ile, ev enerji faturalarını MWh başına 15 EUR’ya kadar düşürebileceğini doğruladı. Fosil gaz için yukarıda belirtilen maliyetlerin karbon emisyonlarına yönelik bir fiyat içermediğinin altını da çizmek gerekir.

Avrupa Jeotermal Enerji Konseyi’ne (EGEC) göre, Avrupa, 2019’da 5.5 GWth kurulu kapasitesiyle jeotermal DHC için küresel ölçekte önde gelen bir pazardır. [2] Avrupa’da jeotermal DHC sistemlerinde jeotermal enerji kullanımında bir artış var; 2019’da 11 yeni sistem devreye girdi ve 130 MW’lık ek kapasite eklendi.

(kaynak: Avrupa Jeotermal Enerji Konseyi – EGEC Pazar Raporu 2019)

Devam eden projelerin trendi, önde gelen pazarlarda bir hızlanmaya işaret ediyor. Bu anlamda somut bir örnek olarak Hollanda’dan bahsedilebilir. Ülke bugün jeotermal DHC deneyimi olmadan 12 yılda en büyük jeotermal kurulu kapasiteye sahip ilk 5 Avrupa ülkesi arasında yer alıyor.

Bu eğilimi daha da geliştirmek için ne gerekiyor?

Sağlam ve istikrarlı politika ve düzenleyici çerçeveler oluşturulması gereklidir. Risk azaltma planları oluşturmak ve doğru finansal teşvikleri sağlamak gibi etkili politika odaklı çözümler, başarılı jeotermal DHC projeleri sunmak için çok önemlidir:

  • Avrupa düzeyinde, yenilenebilir H&C (ısıtma – soğutma) teknolojileri halihazırda piyasadaki en uygun fiyatlı seçenektir. Rekabet edebilirliklerini daha da desteklemek için DHC sistemleri, Avrupa’yı Birleştirme İmkanı (CEF) ve Trans-Avrupa Enerji Ağları (TEN-E) çerçevesinde Ortak Çıkar Projeleri olarak tanınmalıdır. Dahası, gerçek sistem maliyetlerini ve gaz, hidrojen ve geniş elektrifikasyonun olumsuz dışsallıklarını ve ayrıca karbon fiyatlandırmasının uygulanmasını yansıtacak etkili bir politika seti, jeotermal ve diğer RHC (yenilenebilir ısıtma, soğutma) teknolojilerinin rekabet gücünü daha da artıracaktır.
  • Ulusal düzeyde, yerel yönetimler bu projelerin itici gücüdür. Örneğin, Fransa’da (Strazburg 41 proje) ve Almanya’da (Münih 36 proje) yerel yönetimler, devam eden jeotermal proje sayısında Avrupa pazarına liderlik ediyor.

Jeotermal DHC sistemleri, AB nüfusunun % 25’ini kapsayan, Avrupa’nın hemen hemen her yerine kurulabilir. Yerel yetkililer artık jeotermal ısıtma ve soğutmayı planlamaya ve uygulamaya başlamak için mevcut kaynakları kullanabilir:

  1. GeoDH Coğrafi Bilgi Sistemi – jeotermal kaynak değerlendirmesini sunan ve jeotermal DHC ağları için uygun alanları vurgulayan, AB tarafından finanse edilen GeoDH projesi tarafından hazırlanan çevrimiçi bir sistem.
  2. Avrupa’da jeotermal bölgesel ısıtmanın geliştirilmesi – teknoloji durumu, kaynak değerlendirmesi ve pazar geliştirme, lisanslama prosedürleri ve politika yapıcılar için temel öneriler hakkında uzman görüşü sağlayan GeoDH projesinin ana sonuçlarının bir özeti.
  3. Risk Değerlendirme Raporu – AB tarafından finanse edilen GEORISK projesi tarafından hazırlanan rapor, hedef ülkelerdeki jeotermal projelerin şu anda karşı karşıya olduğu risklerin ve bunların üstesinden gelmek için çözümlerin bir değerlendirmesini vurguluyor.

Kaynak: Reghina Dimitrisina, EGEC, Celsiuscity aracılığıyla

İlgili makaleler:

Referanslar:

[1] Sohbet, 885 Avrupa şehrinin iklim değişikliğiyle mücadele planlarını inceledik – işte bulduklarımız

[2] EGEC 2019 Pazar Raporu, https://www.egec.org/the-geothermal-energy-market-grows-exponically-but-needs-the-right-market-conditions-to-thrive/

Kaynak: ThinkGeoEnergy