Haberler

Jeotermal için yenilikçi çözümler: Kurita Europe, yeni Avrupa teknoloji merkezini açıyor

Jeotermal borular, İzlanda (kaynak: Kurita Europe)
Merve Uytun 30 Ağu 2021

Almanya'nın Viersen kentindeki yeni Avrupa Teknoloji Merkezi'nin açılışıyla Kurita, jeotermal uygulamalara odaklanarak Avrupa'daki yeteneklerini genişletiyor.

Su şartlandırma hizmetleri için jeotermal pazarında küresel bir oyuncu olan Kurita, 23 Eylül’de Almanya’nın Viersen kentindeki yeni Avrupa Teknoloji Merkezi’nin (KETC) açılışını duyurdu. Bu son teknoloji Ar-Ge binası açılışıyla Kurita, jeotermal uygulamalara odaklanarak Avrupa’daki yeteneklerini genişletiyor.

Jeotermal kaynakların artan kapasitesiyle bölgesel ısıtma ve elektrik üretimi faaliyetleri, endüstrinin yenilikçi teknolojilerine olan ihtiyacı artırıyor.

Jeotermal enerji, kabuğun daha derin kısımlarında kayalardan ve akışkanlardan oluşan rezervuarlarda gizlidir. Sürdürülebilir, güvenilir ve çevre dostudur; tektonik levha sınırlarına yakın alanlarla sınırlı olmasına rağmen, bu kaynağın olası kullanımlarındaki teknolojik gelişmeler, yeni santrallerin inşasını ve pazarın genişlemesini doğrudan etkiler.

Bu teknolojilerin uygulanmasında çeşitli zorluklarla karşılaşılması olasıdır. Jeolojik oluşumlarda bölgesel jeoloji ve tektonizmaya bağlı olarak değişen formasyon geçirimliliği ve mineralizasyon çeşitliliği nedeniyle, jeotermal sahalar bu süreçte çeşitli ciddi sorunlarla karşılaşabilmektedir.

Jeotermal tesislerde korozyon ve kabuklaşma sorunları üretim kuyusundan başlayıp üretim hattı, akışkan iletim sistemleri, ısı eşanjörleri, enjeksiyon hatları ve re-enjeksiyon kuyuları ile devam etmektedir. Yüksek tuzluluk, yüksek NCG içeriği ve düşük pH özelliklerine sahip sıcak jeotermal akışkan, sistemde korozyon sorunlarına neden olma eğilimindedir. Öte yandan, farklı rezervuar tipleri belirli fiziksel koşullar altında farklı mineral bileşimleri oluşturabilmektedir. Üretim kuyularında kuyu içi boyunca basınç ve pH değişimi, mineralli suyun ısı eşanjörlerinde soğutulması, üretim ve enjeksiyon hatlarındaki farklı sıcaklık ve basınç koşulları nedeniyle jeotermal akışkan içindeki çözünmüş mineraller stabilitesini kaybeder ve aşırı doygunluğa uğrar. Mineralin doygunluk seviyesi bozulduğunda, çökelmeye başlar. Bu mineral çökeltisi kuyu içinde, boru hatlarında, vanalarda, pompalarda, ısı eşanjörlerin gibi bölgelerde sorunlara yol açar. Bazı önemli çökel türlerinin sebep olacağı arızalar, bir jeotermal tesisin bakıma alınmasına bile neden olabilir.

Jeotermal teknolojiler için akışkan özelliklerini ve proses detaylarını bilmek oldukça mühimdir. Bu teknik detayların yardımıyla, jeotermal akışkan hem kuyu içi hem de yüzeyde herhangi bir hasarı veya arızayı önlemek için şartlandırılabilir. Kurita’nın jeotermal ürün yelpazesi farklı proses bölgelerinin işlenmesini kapsar ve üretim kuyuları, boru hatları, ekipman, ısı eşanjörleri, soğutma kulesi ve enjeksiyon kuyuları için inovatif çözümler sunar.

Kurita Jeotermal Teknolojileri, sağlam bir teknik altyapıya, saha servis ve destek olarak birçok referansa, kapsamlı ürün ve uygulama yelpazesine, dijital performans takibi için çevrimiçi sistemlere ve kolay erişilebilir bir tedarik zincirine sahip olarak geleceğin enerjisini desteklemeyi amaçlamaktadır.

Kurita Europe’un uygulamalı Ar-Ge ekibi, jeotermal süreçteki sorunların çözülmesine yardımcı olmak adına yenilikçi çözümler geliştirmek için önemli projeler sunmaktadır. Direk olarak sahadan fikir toplamak, yoğun ön araştırma, ürün geliştirme, stabilite ve performans testleri yapmak, akademik ve endüstriyel odaklı literatüre önemli katkılar sağlamaktadır.

Kurita Europe’a ait Almanya’nın Viersen kentinde bulunan yeni Ar-Ge merkezi KETC, 23 Eylül’de kapılarını açıyor. KETC’deki jeotermal laboratuvarları, agresif koşullara dayanabilen ve böylece jeotermal koşulları laboratuvar ölçeğinde simüle edebilen çeşitli ekipmanlarla donatılmıştır. Yüksek basınç, yüksek sıcaklık ve yüksek tuzluluk seviyeleri gibi jeotermal sahalarda sıklıkla görülen fiziksel koşullar, bu ortamın canlandırılmasında önemli ve dikkat gerektiren bir proses olarak karşımıza çıkmaktadır. Kurita, KETC laboratuvarlarının olanaklarını kullanarak, temel laboratuvar deneylerinden başlayıp karmaşık pilot tesislere kadar ilerleyen uygulamalar gerçekleştirebilmektedir.

Kurita jeotermal uzmanları kendilerini, jeotermal akışkan rezervuardan kuyu içine ilk girdiği andan itibaren jeokimyasal özelliklerin araştırılıp açığa çıkarılmasına ve santrallerin çalışma ömrünü iyileştirmek için çalışmalar yapmaya adamıştır. Kurita ekibi, kritik ekipman yüzeylerinde ortaya çıkan sorunları bu tür ortamlara ilişkin derin akademik bilgi ve anlayışlarıyla ele almaktadır. Bunlara ek olarak, Kurita’nın üniversiteler ve araştırma enstitüleri ile olan iş birlikleri, jeotermal alanındaki yeteneklerini güçlendirmeye, mineral çökelim ve korozyon konusundaki çalışmalarını genişletmeye yardımcı olmaktadır.

Kurita Europe şirketi ve jeotermal hizmetleri hakkında daha fazla bilgi edinebilir ve şirketle iletişime geçebilirsiniz.

Kaynak: Şirket Bildirimi / ThinkGeoEnergy