Haberler

Petrol kuyularından nasıl jeotermal enerji elde edilebilir?

Alberta / Kanada'da petrol kuyusu (kaynak: flickr / davebloggs007, creative commons)
Cannur Bozkurt 2 Nis 2020

Petrol kuyularından jeotermal enerji elde etmek için iki seçenek vardır. MEET projesi tarafından bu makalede açıklandığı gibi, ya petrol kuyuları jeotermal üretim için dönüştürülebilir ya da kuyulardan hem petrol hem de ısı birlikte üretilebilir.

Çok Sahalı EGS Pilot projesi MEET, Avrupa Birliği’nin, Avrupa’daki jeotermal enerjinin pazar penetrasyonunu artırma hedefi ile desteklediği çok sayıda farklı araştırma projelerinden biridir. Ana hedefi, EGS’nin elektrik ve termal güç üretimi ile tüm ana jeolojik ortamlarda (kristal, tortul, metamorfik, volkanik) yaşayabilirliğini göstermektir.

Projenin incelediği unsurlar arasında jeotermalin mevcut petrol kuyularından nasıl geliştirilebileceği de yer alırken, konuya ilişkin ilginç bir de makale paylaşımı yapılmıştır.

Genellikle, bir jeotermal tesisin geliştirilmesi, pahalı olarak kabul edilebilecek kuyu sondajları gerektirdiğinden risklidir. Bu bakış açısıyla, çoğunlukla petrol ve gaz endüstrisinden gelen mevcut kuyuları kullanma fırsatı, dünya genelinde jeotermal enerji kullanımının artırılmasına yardımcı olabilir. Petrol kuyuları ile jeotermal enerji üretmek için iki olasılık vardır. Birincisi, jeotermal üretim için petrol kuyusu dönüştürülebilir. İkincisi, petrol / gaz ve ısı birlikte üretilebilir. Her iki durumda da, mevcut kuyuların yeniden kullanılması yeni kuyuların pahalı delme maliyetlerini önler ve muhtemelen endüstriyel yüzey tesisatları için daha iyi bir sosyal kabul anlamına gelir.

Dönüşüm: Yüzlerce, ekonomik yeterlilikte petrol üretmeyen, ancak çok fazla su üretebilen karada delinmiş kuyu var. Onları kalıcı olarak terk etmek yerine, birkaç koşulun karşılanmasıyla, jeotermal potansiyellerini kullanmayı düşünmeliyiz.

İlk olarak, yakınlarda bir ısı talebi olmalıdır. Petrolün aksine, ısı, pahalı izolasyonlu akış hatları gerektirdiğinden uzun mesafelerde kolayca taşınamaz.

İkincisi, ısı kaynağı, sıcaklık ve akış hızı açısından talebi karşılayacak kadar yüksek olmalıdır. Ortalama 30 °C / km gradyanı ile 2 ila 3 km derinliğindeki kuyular yeterli potansiyele sahiptir. Akış hızı jeolojiye bağlıdır, ancak yeni bölgeler bağlanarak arttırılabilir. İdeal olarak kuyu yeterli basınca sahip olmalıdır, aksi takdirde akışkanların kuyu içi pompalarla yüzeye getirilmesi için çok fazla enerji gerekecektir, aksi takdirde sistemin genel verimlilik oranı düşecektir. Petrol kuyuları için bile, jeotermal enerjinin sürdürülebilir kullanımı, gelecek nesillerin ve çevrenin refahı ile uyumlu bir şekilde üretildiği ve kullanıldığı anlamına gelir.

Üçüncüsü, kuyunun fiziksel durumu yeterince iyi olmalıdır. Gövde ve çimento koşulları zamanla bozulabilir ve pahalı olabilecek müdahaleler gerektirebilir.

Ortak Üretim: Karada binlerce petrol üretim kuyusu var. Genellikle kuyu ömrü boyunca su artarken, petrol üretimi azalır. Derin rezervuarlardan üretilen su, yüzeyde 90 santigrat derecedir. Bu sıcak su, üretimi artırmak ve basıncı korumak için genellikle rezervuara yeniden enjekte edilir. Bu, suyun kalorifik enerjisinin boşa harcandığı anlamına gelir. Bir alternatif, yeniden enjeksiyondan önce, doğrudan ısı için veya elektrik üretimi için ısıyı değerlendirmektir.

MEET Projesi kapsamında Vermilion Energy ve Enogia, bir petrol kuyusuna bağlı Organik Sıralama Döngüsü türbinini test ederek elektrik üretiminin fizibilitesini çalışacak. Marsilya merkezli Enogia, düşük sıcaklık uygulamalı türbinlerin inşasında uzmanlaşmıştır. Fransa’da bir petrol üreticisi olan Vermilion, Paris Havzası ve Aquitanian Havzasında birkaç yüz kuyu işletmektedir. Isı kaynağını değerlendirmek için kuyularının bir envanteri yapılmıştır. Kuyuların etrafındaki ısı ihtiyaçlarının haritalanması, MEET projesi içinde çoğaltma projeleri ve dönüşüm analizi uygulamak için bir temel sağlamaktadır.

Vermilion Energy jeotermal projelere zaten katılmış bulunmaktadır. Fransa’nın güneyindeki Arcachon’daki Ekolojik bölge Les Portes du Pyla, enerji ihtiyaçlarını %80 jeotermal enerjiyle ve %20 oranında metanasyonla karşılamaktadır. Jeotermal enerji, Vermilyon Enerji kuyusunun petrol üretiminden gelir. Bu kuyu ile çıkartılan su yaklaşık 70 °C’dir.

Arcachon bölgesinde, Vermilion tarafından doğal gazın petrol kuyularından ortak üretilen sudan türetilen jeotermal ısının değerlendirilebileceği bir Okul belirlemiştir. Okul ısıtma ihtiyaçlarının %90’a yakını, sera emisyonlarını azaltarak. jeotermal ısı tarafından karşılanacaktır.

Kaynak: ThinkGeoEnergy